Uluslararası finansal piyasalarda hem küresel yenilik hem de finansal güç olarak kabul gören Ulusal Varlık Fonları 7.445 trilyon dolar değerindeki varlıkları ile son zamanların en önemli finansal araçlarından biri haline gelmiş ve ulusal ekonomilerin yapısını şekillendirebilecek bir düzeye ulaşmıştır.

Ulusal Varlık Fonlarının önemli bir hacme ulaşmış olması hem yatırım yapan ülkelerin hem de yatırım alan ülkenin makro-ekonomik ve mikro ekonomik boyutta ekonomik koşullarını etkileyebilmesini mümkün kılmaktadır.

2007-2008 küresel finansal krizin yarattığı yıkıcı etkilerle mücadele eden gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin taşıdığı ekonomik ve siyasi koşullar ulusal varlık fonlarının ön plana çıkmasına kaynaklık etmiştir.

Gelecek nesiller için mevcut zenginliği koruma ve artırma rolünü üstlenen ulusal varlık fonları çoğunlukla gelişmekte olan ülkeler yükselen piyasa ekonomileri tarafından kurulmaktadır.

Türkiye Varlık Fonu 26.08.2016 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığına bağlı olarak; ana amaç olarak sermaye piyasalarında araç çeşitliliği ve deriliğine katkı sağlamak, yurtiçinde kamuya ait varlıkları ekonomiye kazandırmak, dış kaynak temin etmek, stratejik büyük ölçekli yatırımlara iştirak etmek ve gelecek kuşaklara refah aktarmak için Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi şeklinde kurulmuştur.

05.02.2017 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile Antalya, Muğla, İzmir gibi turizm bölgelerindeki Hazine taşınmazlarının bulunduğu 2,3 milyon m2 arazi varlık fonuna devredilmiştir. Türkiye Varlık Fonun 40 milyar dolar öz kaynağı 140 milyar dolar aktif değeriyle hem Türkiye'de hem de uluslararası düzeyde önemli bir güç haline gelmiştir.

Türkiye Varlık Fonu dev projelerinin finansmanı konusunda önemli bir rol oynayacak otoyol, köprü projeleri, hızlı tren demir yolları, savunma sanayi, sağlık sektörü, kentsel dönüşüm projeleri gibi stratejik alanlar ve özellikli nükleer santralleri almak üzere enerjide dışa bağımlılığın kırılması noktasında projelerin finansmanına kaynak sağlayacaktır.

Doğru yönetilebildiğinde Türkiye'nin kalkınmasında itici motoru olacak, varlık fonu ile sermaye piyasalarında büyüme derinleşecek, otoyollar, Kanal İstanbul, nükleer santraller gibi altyapı projelerini kamu kesimi borcunu artırmadan finansman bularak diğer yanda savunma, havacılık, yazılım gibi alanlarda milli şirketlerinin sermaye ve proje bazında desteklenmesiyle küresel bir oyuncu konumuna geçmeleri sağlanacaktır. Ayrıca uluslararası şirketlere yurtdışından ortak olarak uluslararası piyasalarda da söz sahibi olunacaktır.

Sonuç olarak Türkiye Varlık Fonu gelecek kuşaklara refah aktararak zenginliğimizi çeşitlendirecektir. Küresel arenada ülkeler arasında uzlaştırıcı bir rol oynayacak, yurtiçi tasarruflarının artışına katkı sağlayacak, küresel ve finansal krizlerin ülke ekonomisine tehditlerinden kurtararak Türkiye'nin istikrarlı bir biçimde büyümesine ve kalkınmasına katkı sağlayacaktır.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.