1. Giriş

31100 sayılı ve 15 Nisan 2020 tarihli Resmi Gazete ile 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ("Kanun") yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu düzenleme ile değişiklik yapılan kanunlar şu şekildedir;

· 16.5.2001 tarihli ve 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu

· 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu

· 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu

· 13.12.2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun

· 3.7.2005 tarihli ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu

· 3.7.2005 tarihli ve 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kanunu

· 21.3.2007 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu

· 24.2.1983 tarihli ve 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu

· 12.4.1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununu

· 6.8.1997 tarihli ve 4301 sayılı Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş yurtları Kurumuna İlişkin Bazı Mali Hükümlerin Düzenlenmesi Hakkında Kanunu

· 2.7.2012 tarihli ve 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun olmak üzere toplam on bir kanunda değişikliğe gidilmiştir.

2. Değişikler

Bu kanunlarda yapılan bazı değişikliklerin uygulamada önemli etkileri olacağı öngörülmektedir. Kalıcı ve geçici hükümlerle konulan istisnalar ve getirilen düzenlemeler ceza infaz kurumlarında geçirilmesi gereken süreleri ve koşulları yeniden belirlemektedir. Bu düzenlemelerin en önemlilerini ele almaktayız.

İnfaz Hâkimliği ile ilgili getirilen yeniliklerle 1 her il merkezi ile bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak belirlenen ilçelerde Hâkimler ve Savcılar Kurulunun olumlu görüşü alınarak Adalet Bakanlığınca müstakil infaz hâkimliği kurulacaktır. Söz konusu hâkimliklerde görevlendirilen hâkimler başka mahkemelerde görevlendirilmeyecektir. Hatta gerekli görülen durumlarda ilçelerde birden fazla infaz hâkimliği kurulabilecektir. Ancak bu kurulması zaruri demek değildir. Bu uygulama 1 Eylül 2020 tarihinden itibaren gerçekleşecektir. 2 Böylece esas yargılamayı yapan mahkemeler infaz ile ilgili tüm görevlerini infaz hâkimliğine devretmiş olacaktır. Bu durum infaz hâkimlerinin görev ve yetki alanlarının genişletildiği anlamına gelmektedir. İnfaz savcılarının verdiği kararlarda ise şikâyet mercii olarak görev yapacaklardır. İnfaz hâkimliklerinin verdiği karara karşı ise 7 gün içerisinde infaz hâkimliğinin yargı çevresinde bulunan Ağır Ceza Mahkemesi'ne itiraz edilebileceği düzenlenmiştir.

Türk Ceza Kanunu'nda ise Kasten Yaralama başlığı altında ki 85. maddede "canavarca hisle" yapılan suç değiştirilerek, cezası bir kat artırılmıştır. Kasten yaralama ölüm ile sonuçlanmışsa cezanın üst sınırı on altı yıldan on sekiz yıla çıkarılmıştır. Ayrıca suç işlemek amacıyla örgüt kurma başlığı altında ki 220. maddeye yapılan ekleme ile cezanın alt sınırı 2 yıldan 4 yıla, üst sınırı 6 yıldan 8 yıla çıkarılmıştır. Diğer bir değişiklik ise tefecilik suçunun3 cezası olup söz konusu cezanın, alt sınırı 2 yıldan 4 yıla, üst sınırı 6 yıldan 8 yıla çıkarılması ile beş bin güne kadar olan adlî para cezasının alt sınırı ise beş yüz gün olarak yeniden düzenlenmiştir. Tefecilik suçunun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza da bir kat artırılmıştır. Tüm bunlara ek olarak Ceza Kanunu'nun 53. maddesinin 3. fıkrasında yapılan değişiklik ile birlikte denetimli serbestlik tedbiri ile cezası infaz edilmekte olan hükümlülerin artık kendi alt soyu üzerinde velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini kullanabilmeleri imkânını sağlamaktadır. Türk Ceza Kanunu'na ilişkin mevzu bahis değişiklikler işbu Kanunun yürürlüğe girdiği 15 Nisan 2020 tarihinden itibaren işlenecekler suçlar için geçerli olacaktır.

Ceza Muhakemesi Kanunun 109. maddesinde düzenlenen adli kontrol kurumuna gelen yeni düzenleme ise maruz kalınan ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremediği tespit edilen şüpheli ile gebe olan veya doğurduğu tarihten itibaren altı ay geçmemiş bulunan kadın şüphelinin tutuklanması yerine adlî kontrol altına alınmasına karar verilebileceğine ilişkindir.

Kaçakçılık suçlarında4, eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilecektir. Kaçakçılık suçlarından birisini işlemiş biri etkin pişmanlık göstererek suç konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı Devlet Hazinesine; soruşturma evresi sona erinceye kadar ödediği takdirde yarı oranında, kovuşturma evresinde hüküm verilinceye kadar ödediği takdirde, hakkında bu Kanunda tanımlanan kaçakçılık suçlarından dolayı verilecek ceza üçte bir oranında indirime gidilecektir. Ayrıca haklarında hüküm verilmiş olup da dosyası infaz aşamasında olanlar, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren doksan gün içinde suç konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı Devlet Hazinesine ödedikleri takdirde Kanunla yapılan düzenlemeden faydalanabileceklerdir. İlgili bu değişikler için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında bulunan dosyalar ise gelişlerindeki usule uygun olarak ilk derece mahkemelerine gönderilecektir.

Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'una ilişkin düzenlemeyle getirilen yenilikler esaslı yeniliklerdir. Söz konusu düzenleme ile meydana gelen başlıca ve en önemli değişiklikleri sıralayacak olursak;

● Doğrudan Açık Cezaevi

Terör suçları, örgütlü suçlar, cinsel suçlar ile ikinci defa mükerrer olanlar hariç olmak üzere 3 yıl ve daha az hapis cezası bulunan hükümlüler doğrudan açık cezaevine alınacaktır. Taksirli suçlardan dolayı 5 yıl ve daha az hapis cezası bulunan hükümlüler ise İnfaz Kanunu'nda yapılan bu değişiklik ile doğrudan açık cezaevine alınabileceklerdir. Adli para cezasını ödemediği için cezası hapis cezasına çevrilenler doğrudan açık cezaevine alınacaktır. Ayrıca bunun yanında ise taahhüdü ihlal, nafakayı ödememek gibi tazyik hapsine tabi olanlar da doğrudan açık cezaevine gönderilecektir.

Terör suçları, örgütlü suçlar, adam öldürme suçu, cinsel suçlar, uyuşturucu imalatı ve ticareti suçlarından mahkûm olanlar ile diğer suçlardan 10 yıl ve daha fazla hapis cezası bulunan hükümlüler ancak idare ve gözlem kurulu kararı ile infaz hâkiminin onayından sonra açık cezaevine geçebilecektir.

Bununla birlikte, hükümlülerin kapalı cezaevinden açık cezaevine geçmelerine 5275 sayılı Kanun'da mevcut "Hükümlülüğün Değerlendirilmesi ve İyi Halin Değerlendirilmesi" başlıklı 89. maddede yer alan koşullu salıverilmede "iyi niyet değerlendirmesi" hükümleri uyarınca cezaevinde kalınan sürenin değerlendirilmesi akabinde karar verilecektir. Hükümlüler cezaevinde bulundukları tüm aşamalarda en geç altı ayda bir değerlendirmeye tabi tutulacaktır. İyi hale ilişkin değişiklikler 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren uygulanacaktır.

● İnfazın Ertelenmesi

Hükümlünün eş veya çocuklarının sürekli hastalık veya malullükleri nedeniyle bakıma muhtaç olmaları ya da hükümlünün hastalığının sürekli bir tedaviyi gerektirmesi gibi zorunlu ve çok ivedi hâllerde, Cumhuriyet Başsavcılığınca bir yılı geçmeyen sürelerle hapis cezasının infazına ara Verilebilecektir5. Daha önce bu süre altı ayı geçmeyen sürelerle hapis cezası iken yeni düzenlemeyle bir yıl olmuştur.

● Yakalama Emri

Hakkında yakalama emri çıkarılan hükümlünün yakalanabilmesi amacıyla gerektiğinde konutta, işyerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda arama yapılabilmesi bakımından Ceza Muhakemesi Kanununun 118. ve 119. maddesi hükümleri uygulanacaktır. Hâkim tarafından verilecek arama kararları sulh ceza hâkimi tarafından verilecektir. İnfaz Kanununa bu konuya ilişkin bir madde eklenmiştir. 6

● Denetimli Serbestlik

Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir. Kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilecektir. Böylece denetimli serbestlikten faydalanabilmek için açık infaz kurumunda 6 ay süre ile kalmak şartı kaldırılmıştır. Yeni düzenleme ile 30 Mart 2020 tarihinden önce ve sonra işlenen suçlar açısından denetimli serbestliğin uygulaması farklı olacaktır. Yapılan düzenlemeyle 30 Mart 2020 tarihine kadar işlenen suçlarda denetimli serbestlik süresi bir defaya mahsus olmak üzere 3 yıl uygulanacaktır.

Düzenlemede yer alan istisnai suçlar harici 30 Mart 2020 tarihine kadar işlenen suçlarda sıfır altı yaş grubu çocuğu bulunan kadın hükümlüler ve yetmiş yaşını bitiren hükümlüler hakkında denetim süresi dört yıla çıkarılmıştır.

● Koşullu Salıverilme

Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar yirmi dört yılını, diğer süreli hapis cezalarına mahkûm edilmiş olanlar ise cezalarının yarısını infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler. Hükümlünün koşullu salıverilmesi ceza infaz kurumunun hazırlayacağı gerekçeli rapora bağlıdır. Rapor infaz hâkimi tarafından incelenecek olup uygunluğuna yine infaz hâkimi karar verecektir. Ancak, getirilen değişiklikten önce Türk Ceza Kanunu uyarınca süreli hapis cezasına mahkûm olanlar hükümlüler, cezalarının üçte ikisini infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilmekteydiler. 5275 sayılı Kanun'un 107. maddesinin tekrar düzenlenmesiyle bahsedilen süre koşulu değiştirilerek cezalarının yarısının infaz edilmesi yeterli hale getirilmiştir. Ancak bu değişiklik sadece 107. maddenin birinci fıkrasında düzenlenen suçları kapsamaktadır.

Kasten öldürme, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama, işkence ve eziyet, cinsel saldırı, reşit olmayanla cinsel ilişki ve cinsel taciz suçlarından süreli hapis cezasına mahkûm olanlar, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarından hapis cezasına mahkûm olan çocuklar7 ile özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı ve devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçlarından süreli hapis cezasına mahkûm olanların koşullu salıverilme oranı üçte ikiden fazla olduğu için bu suçları işleyenlerin koşullu salıverilme şartlarında herhangi bir değişiklik söz konusu değildir.

Ayrıca, suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan mahkûm olan çocuklar ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu 8 kapsamına giren suçlardan mahkûm olanlar hakkında koşullu salıverilme oranı halen üçte iki olarak uygulanmaktadır. Suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet hâlinde; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz altı yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, süreli hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının üçte ikisini infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler. Koşullu salıverilme oranı üçte ikiden fazla olan suçlar bakımından ise tabi oldukları koşullu salıverilme oranı uygulanacaktır.

● Ev Hapsi (Özel İnfaz Usulleri)

Hapis cezalarının hafta sonu, gece veya konutta infazına ilişkin uygulamanın kapsamı genişletilmiştir. 9 Bahsedilen özel infaz usulündeki altı aylık sınır, kasıtlı suçlar bakımından bir yıl altı aya, ölüme neden olma hariç taksirli suçlar bakımından ise üç yıla çıkarılmıştır. Kadın, çocuk, yaşlılar bakımından konutta infaz usulünün ceza sınırı artırılmıştır. Terör suçları, örgütlü suçlar, cinsel suçlar hariç olmak üzere kadın, çocuk veya;

65 yaşını bitirmişlerin mahkûm oldukları toplam 1 yıl,

70 yaşını bitirmişlerin mahkûm oldukları toplam 2 yıl,

75 yaşını bitirmişlerin mahkûm oldukları toplam 4 yıl ve daha az hapis cezasının infazında ev hapsi uygulanabilecektir.

Bakıma muhtaç ağır hasta ve engellilerin mahkûm oldukları 5 yıl ve daha az hapis cezasının infazında ev hapsi uygulanabilecektir. Bu uygulamalara infaz hâkimi tarafından karar verilecektir.

3. Sonuç

7242 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikler; içeriği birbirine yakın olan suçların farklı cezalara tabi tutularak, Anayasa'da mevcut eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine aykırılık teşkil etmesi sonucunu doğurabileceği nedeniyle eleştirilmektedir. Ayrıca yapılan düzenlemenin söz konusu suçlardan mağdur olanları göz ardı ederek suçun yarattığı haksızlığı gidermediği tamamen açıktır. İnfaz hâkimliği kurumuna duyulan ihtiyaç her ne kadar yadsınamasa da diğer değişikliklerin ciddi toplumsal ve hukuki problemlere yol açacağı öngörülmektedir. İşbu Kanun ile getirilen değişiklik infaz sistemimizdeki sorunları kalıcı bir şekilde çözmek yerine cezaevlerinin doluluk oranı düşünülerek sadece geçici çözümler içermektedir.

Kaynakça:

· 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu

· 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu

· 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu

· 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun

· Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin Değerlendirilmesi, Prof. Dr. İzzet ÖZGENÇ Prof. Dr. Adem SÖZÜER Prof. Dr. Mahmut KOCA

· 7242 Sy. İnfaz Oranları, Koşullu Salıverilme Oranları, Osman Atalay

Footnotes

1. 24410 sayılı ve 16.5.2001 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanun'da 1. ila 7. maddelerine yapılan eklemelerden bahsedilmektedir.

2. İnfaz hâkimliğinin onayına tabi olan işlemlere itiraz usulüne ilişkin hükümler Kanun'un yayımlandığı tarih olan 15.04.2020'den itibaren uygulanacaktır.

3. 25611 sayılı 12.10.2004 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunun 241. maddesinin 2. fıkrasından bahsedilmektedir.

4. 26479 sayılı 31.03.2007 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 3. maddesinin 22. fıkrasına yapılan ilaveden bahsedilmektedir.

5. 25685 sayılı ve 29.12.2004 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 17. maddesinin 4. Fıkrasında yapılan değişiklikten bahsedilmektedir.

6. 25685 sayılı ve 29.12.2004 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 19. maddesinin 4. fıkrasına yapılan eklemeden bahsedilmektedir.

7. Türk Ceza Kanunu uyarınca ceza hukukunda çocuk; başka suretle ergin olsa bile "henüz 18 yaşını doldurmamış kişi" olarak kabul edilmektedir.

8. 18210 sayılı ve 3.11.1983 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu kapsamına giren suçlardan bahsedilmektedir.

9. 25685 sayılı ve 29.12.2004 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 110. Maddesinde yapılan değişiklikten bahsedilmektedir.

Originally published 15 April, 2020

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.