Giriş

14 Temmuz 2015 tarihinde, İran, Çin, Fransa, Almanya, Rusya, Birleşik Krallık, ABD ve AB arasında imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (Joint Comprehensive Plan of Action) ("KOEP") uyarınca, KOEP'e dahil ülkeler tarafından İran'a uygulanan yaptırımların kademeli olarak kaldırılması karşılığında İran, nükleer programı üzerinde makul seviyede bir uluslararası gözetim yapılmasını kabul etmiştir. Fakat takip eden süreçte ABD, dış politikalarındaki değişiklikler neticesinde 8 Mayıs 2018 tarihinde KOEP'ten ayrılmış ve İran üzerindeki yaptırımları yeniden yürürlüğe alma kararı almıştır.

Bu kapsamda ABD, yaptırımların yürürlüğe sokulmasına ilişkin olarak 6 Ağustos 2018 tarihinde dolan 90 ve 4 Kasım 2018 tarihinde dolan 180 günlük iki ayrı geçiş süreci öngörmüştür.

Türkiye'ye tanınan geçici petrol ithalatı muafiyeti

Türkiye'nin de aralarında bulunduğu birkaç ülkeye1, ABD yaptırımlarının başlangıç tarihini takiben 6 aylık bir süre boyunca, ithalatı yapılan ham petrol hacminin azaltılması ve belli bir seviyede tutulması şartı ile, İran'dan sadece ham petrol ithalatı yapılmasına izin veren geçici bir muafiyet tanınmıştır.

Türkiye'deki şirketlerin İran ile ticareti

İran'da yerleşik gerçek veya tüzel kişiler ve ABD tarafından yayımlanan Özel Belirlenmiş Kişiler Listesi (Specially Designated Nationals List) ("ÖBK Listesi") uyarınca malvarlıkları dondurulmuş kişiler ile yapılan belirli ticari işlemler, yukarıda yer alan petrol ithalatı muafiyeti kapsamına girmemektedir. Bu nedenle, İran'da yer alan bir teşebbüs ile aşağıda belirtilen sektörlerde iş ve/veya işlem yapılması halinde, söz konusu iş ve/veya işlemlerin bu çerçevedeki herhangi bir yaptırım kapsamına girip girmediğini tespit etmek adına esaslı bir değerlendirme yapmak gerekmektedir:

  1. altın ve/veya değerli maden ticareti;
  2. alüminyum, çelik, kömür, grafit vb. işlenmemiş ve/veya yarı işlenmiş madenlerin satış ve tedariği;
  3. endüstriyel süreçlerin tamamlanması amacıyla kullanılabilecek yazılım satışı;
  4. otomotiv sektörü ile bağlantılı olarak kullanılmak üzere, önemli ölçüde mal ve hizmet tedariği;
  5. liman işletmeciliği, denizcilik ve gemi inşası faaliyetleri;
  6. petrol ve petrokimya sektörü ile ilgili faaliyetler; ve
  7. (i) İran'ın ulusal petrol kaynaklarını geliştirme kabiliyetini artırma; (ii) İran'ın petrol ürünlerini yerel olarak üretiminin sağlanması ya da bu üretimin geliştirilmesi; ve (iii) İran'ın petrol ürünlerini ithal veya ihraç etme kabiliyeti hususlarına belirli bir katkıda bulunan, enerji sektörü ile ilgili mal veya hizmet tedariği.

Yukarıda yer alan işlem türleri üzerindeki yaptırımlar, söz konusu işlemlerin dolar haricinde bir para birimi ile ya da ABD finansal sistemi üzerinden gerçekleştirilmemiş olup olmamasına bakılmaksızın uygulama alanı bulmaktadır.

Yukarıdakilere ilave olarak, belirtilen geçiş sürelerinin sonra ermesi ile birlikte tekrar yürürlüğe alınan yaptırımlar arasında, İran Merkez Bankası ve 2010 tarihli "Kapsamlı İran Yaptırımları ve Tecrit Yasası"nda kayıtlı İran finansal kurumlarına finansal mesajlaşma hizmetlerinin (SWIFT gibi) sağlanması üzerindeki yaptırımların bulunduğunu da özellikle belirtmek gerekmektedir. Bu kapsamda Türk şirketlerine herhangi ilave bir muafiyet tanınmamıştır ve dolayısıyla bu kapsamda sayılacak işlemler belirli yaptırımların tetiklenmesine sebebiyet verebilecektir.

Gıda, tarım ürünleri, ilaç, tıbbi malzemeler ve kişisel tüketim ürünlerinin ticareti

Yukarıda belirtilenlere ek olarak, gıda, tarım ürünleri, ilaç ve tıbbi malzemelerin İran'a satılması da ABD tarafından tanınan muafiyetler arasında gösterilebilecektir. Ancak Türk şirketlerin söz konusu muafiyetten yararlanabilmesi için, gıda, tarım ürünleri ilaç ve tıbbi malzemelerin İran'da satıldığı kişilerin, ÖBK Listesi'nde yer almaması ve listelenen finansal kurumlar arasında bulunmaması gerekmektedir.

Kişisel tüketim ürünlerinin satışı ise, bahsedilen muafiyetler arasında yer almamakla birlikte, ABD tarafından yasaklanan işlemlerden biri olarak da sayılmamaktadır. Yine de kişisel tüketim ürünlerinin satışı işlemlerinde, bu işlemlerin taraflarından birinin ÖBK Listesi'nde belirtilmiyor olduğuna ve işlemlerin ABD finansal sistemleri üzerinden ve dolar ile gerçekleştirilmiyor olduğuna dikkat etmek ABD'nin bu husustaki tavrını görene kadar en güvenli yöntem olacaktır.

Footnote

[1] Muafiyetten yararlanan diğer ülkeler; Çin, Hindistan, İtalya, Yunanistan, Japonya, Güney Kore ve Tayvan olarak belirtilmiştir.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.