Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu, "4077 sayılı Kanun'un 6/A maddesi gereği nama yazılı olarak düzenlenmesi gereken bonoların emre yazılı olarak düzenlenmesi hâlinde, nama yazılı düzenlenmemesi nedeniyle geçersizlik iddiasının, senedi ciro yoluyla devralmış iyi niyetli hamile karşı ileri sürülüp sürülemeyeceği" konusunda daireler arasında görüş aykırılığı tespit etmiştir. Bu aykırılığın Kurulca içtihadı birleştirme yoluyla giderilmesi gerektiğine karar verilmiştir.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi "senet tüketici sözleşmesi kapsamında verilmiş olsa bile takip alacaklısının kötü niyetli olduğunun iddia ve ispat edilemediği, senet metninde de tüketici sözleşmesi sebebiyle verildiğinin yazılı olmadığı ve imzaya itiraz söz konusu olmayıp borcun takip alacaklısına ödendiği de ispat edilemediğinden, bu tip davalarda senedin geçersizliği yönündeki iddiaya dayalı istemlerin reddine karar verildiği" görüşünü bildirmiştir.

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi ise "gerek 4077 sayılı Kanun'un 6/A maddesi, gerekse 6502 sayılı Kanun'un 4/5. Maddesinde açıkça tüketicinin yaptığı işlemler nedeniyle düzenlenen kambiyo senetlerinin nama yazılı olarak düzenlenmesi gerektiği belirtilen hükümlerin emredici mahiyette olduğu, Kanunun bu amir hükmüne göre dava konusu senetlerin her bir taksit için ayrı ayrı nama yazılı olarak düzenlenmesi gerektiği, aksi halde geçersiz olacakları, TTK'de mevcut olan düzenlemenin kambiyo senetleri ile ilgili genel mahiyette bir düzenleme olduğu, oysa konunun daha özel bir kanuna hükme bağlandığı" görüşünü bildirmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ; "senette tüketici sözleşmesi uyarınca verildiği yönünde kayıt olmadıkça, ciro ile devralan hamilin, ayrıca, senede ciro ile hamil olurken tüketici yönünden geçersiz olan senedin tüketici işlemi nedeniyle tüketici tarafından düzenlendiğini ve tüketici sözleşmesi nedeniyle taksit ödemesi için verildiğini bile bile devralmış olduğunun ispatı gerektiği, aksi halde keşideci tüketici de senedin geçersizliği definin iyi niyetli hamile karşı ileri süremeyeceği" görüşünü bildirmiştir.

Hukuk Genel Kurulu ise; "28 Mayıs 2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanun'da aynı içerikte düzenlenen kuralın, müeyyidesi yönünden mülga kanundan farklılık taşıyarak 4077 sayılı Kanunun tümden geçersiz sayan düzenlemesinin aksine, senetlerin yalnızca tüketici yönünden geçersiz olduğunun öngörüldüğü, içtihadın birleştirilmesi isteminde bahsi geçen Özel Daireler ve Hukuk Genel Kurulu kararlarının tamamının 4077 sayılı Kanun'un yürürlükte olduğu dönem içerisinde doğan ihtilaflara yönelik olduğu ... senedin kötü niyeti ispat olunamamış yetki hamiline karşı tüketicinin dahi bu geçersizliği ileri sürmesi mümkün görülmeyip, bu durumun ancak lehtara karşı ileri sürülebilecek bir defi mahiyetinde kabul edildiği bu itibarla hukuk Genel Kurulu ve 12. Hukuk Dairesi ile Yargıtay 13. Hukuk Dairesi kararları arasında içtihatların birleştirilmesini gerektirir içtihat farklılığının bulunduğu" görüşünü bildirmiştir.

Kurul, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 6/A maddesinin 3. fıkrasındaki "Sözleşmeden ayrı olarak kıymetli evrak niteliğinde senet düzenlenecekse, bu senet, her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde ve sadece nama yazılı olarak düzenlenir. Aksi takdirde, kambiyo senedi geçersizdir." şeklindeki düzenlemenin, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4/5. maddesi ile getirilen "Tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebilir. Bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetler tüketici yönünden geçersizdir." şeklindeki düzenleme ile tüketici dışındaki kişiler yönünden senedin geçerli olduğu belirlenmek suretiyle, kanun koyucu tarafından içtihat aykırılığını giderecek şekilde düzenleme yapılmış olduğundan içtihatların birleştirilmesine yer olmadığına karar vermiştir.

30 Haziran 2020 tarihli ve 31171 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Yargıtay'ın 29 Kasım 2019 tarihli ve 2018/5 esas ve 2019/6 karar sayılı kararının tam metnine bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

Yazı ilk olarak, Moroğlu Arseven'in iki haftada bir yayımlanan bülteni MA | Gazette'de yer almıştır.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.